Ramazan Orucu

İslâm'ın temel ibadetlerinden biri de ramazan ayında oruç tutmaktır. Oruç, Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak amacıyla, tan yerinin ağarmasından, güneşin batmasına kadar yeme içme ve benzeri bedeni isteklerden uzak durmaktır. Oruç bedenle yapılan bir ibadettir.
Allah’ın hoşnutluğunu kazandırıcı bir ibadet olan oruç, İslamiyetten önceki dinlerde de farz kılınan ibadettir. Kur’an-ı Kerimde;
ayeti ile orucun Allah’ın gönderdiği tüm dinlerde olduğu bildirilmiştir.
Ramazan Orucu niçin tutulur?
Oruç Allah'ın emrini yerine getirmek, ona yakınlaşmak ve onun hoşnutluğunu kazanmak amacıyla tutulur.Çünkü Allah kendisine sevgi, saygı ve teşekkür borçlu olduğumuz yaratıcımızdır. İbadete layık tek varlık odur. O, bize ve bizim ibadetlerimize değer vermektedir. Değer vermesinin ve yaratmasının nedeni ona ibadet etmemizdir. Oruç tutarak Allah'a olan sevgimizi, saygımızı, bağlılığımızı somut bir şekilde gösteririz. Bu durum bizi Allah'a yaklaştırır. Böylece onun sevgisini ve hoşnutluğu kazanır ve ona teşekkür etmiş oluruz
Oruç: İnsana iç disiplin kazandırmayı, insanı kötülüklerden sakındırmayı, Allah'ı yüceltmeyi amaçlayan bir ibadettir. Oruç tutan kimse kötülüklerden kaçınmaya, iyi ve güzel davranışlarda bulunmaya özen gösterir. Orucun en önemli yönlerinden biri de insanın nefsini terbiye etmesidir.
Ramazan Orucu kimlere farzdır?
Akıllı, ergenlik çağına girmiş ve sağlığı yerinde olan Müslümanlar oruç tutmakla yükümlüdürler. Yüce Allah Kur'an'da "Ey iman edenler! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı" buyurarak, oruç ibadetinin farz olduğunu belirtmektedir
Ramazan Orucu kimlere farzdır?
Akıllı, ergenlik çağına girmiş ve sağlığı yerinde olan Müslümanlar oruç tutmakla yükümlüdürler. Yüce Allah Kur'an'da "Ey iman edenler! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı" (Bakara suresi, 183) buyurarak, oruç ibadetinin farz olduğunu belirtmektedir.
Orucun temel şartları nelerdir?
Oruç tutmak için niyet etmek, niyetin başlama ve bitme zamanını bilmek, tan ağarmaya başlamasından güneş batıncaya kadar orucu bozan şeylerden sakınmak gerekir.
Kaza orucu ve fidye ne demektir?
Hastalar, yolcular ve çok yaşlı olup da oruca dayanamayacak olanlar tutmayabilirler. Hasta olan bir kimse orucunu iyileştikten sonra tutar. Buna “kaza orucu” denir. Bu Allah’ın bir kolaylığıdır. Yolculuğu çıkanlar da evlerine döndükten sonra oruçlarını tutarlar. Ancak isterlerse yolculuk sırasında da tutabilirler. Çok yaşlılar veya iyileşme umudu olmayan hastalar ise imkânları varsa fidye verirler. Fidye; bir yoksulun bir günlük yiyecek ihtiyacını karşılayacak miktarda paradır. Fidye ramazanın başlangıcında verilebileceği gibi, ortasında veya sonunda da verilebilir.
Oruca niyet nasıl edilir?
Oruç tutmak için niyet şarttır. Niyet, akşam ya da sahurda yemek yedikten sonra "Allah rızası için ramazan orucunu tutmaya niyet ettim" diyerek edilir. Mutlaka bu cümleyi söylemek şart değildir. Zihinden geçirmekle de niyet olur. Sahura kalkmak da ayrıca bir niyettir.
Nafile ve adak orucu ne demektir?
Ramazan ayında tutulan farz olan orucun dışında nafile olarak, ya da adamak suretiyle tutulan oruçlar vardır. Ramazan ayı dışında sevap kazanmak amacıyla tutulan oruçlara nafile oruç denir. Bir işin olması veya bir dileğin gerçekleşmesine bağlı olarak tutular oruca da adak orucu denir. Örneğin; bir kimse "Şu işim olursa üç gün oruç tutacağım" diyerek adakta bulunur. Dileği gerçekleşirse kişinin bu orucu tutması gerekir.


Oruç, ruhun sesi gelir her yıl
Gümüş topuklarını dokundurur kalbimize
Vücut dönmeğe başlar bir tapınağa kurban gibi
Yapılır örtülür uçurumları yakan dualardan
Ten ruhun avuçlarının içinde
Hilkat günlerinin yeniden oluşun terlerini döker
İnsan gecesini değiştirir gündüzüne erer
Bir mevsime döndürür zamanı hiç değişmeyenİnsanın olma vaktidir bu erme fırsatı
Ruh emzirir anne gibi yeri göğü fecri
Yeni bir insan gelip nöbete duracaktır
Eskisi çürümüş bir heykel gibi devrildiğinden
Ey oruç, diriltici rüzgâr, İslam baharı
Es insan ruhuna inip yüce ilham dağından
Kevser içir, âbıhayat boşalt kristal bardağından
Susamış ufuklara insan kalbinin ufuklarına
Sezai KARAKOÇ